1-Üniversitenin büyük amfisinde 800 kişinin katıldığı bir imtihan.. profesör son derece sert ve sürenin esnetilmesine imkan yok.. Cevapları yetiştiremeyen kalıyor. bu yüzden bütün talebeler harıl harıl kağıt dolduruyorlar. ama birisi ağırdan gidiyor, biraz düşünüyor biraz yazıyor. hiç aceleci bir hali yok. derken süre doluyor. "getirin kağıtları çocuklar" diyor profesör ve herkes bitirebildiği kadarıyla kağıdını getirip masanın üzerine koyuyor. veren çıkıyor, veren çıkıyor, masanın üzerinde kağıtlar birikiyor. sınıfta hiç talebe kalmıyor. bir kişi hariç. bizim ağırdan giden talebe hiç istifini bozmadan yazmaya devam ediyor. böylece biraz daha zaman geçtikten sonra, bizimki kalkıp kürsüye gidiyor ve kağıdını bir sonraki ders için hazırlıklarını tamamlamakta olan profesöre uzatıyor. profesör kızarak:
-hayır çok geç kaldın!artık senin kağıdını alamam..
bizimki ters ters bakıyor:
-sen benim kim olduğumu biliyor musun?
-Yoo, aslında bilmiyorum. Ne olacak?
Talebe bakışlarını dikleştirerek tekrar soruyor:
-sen benim kim olduğumu biliyor musun?
-Hayır bilmiyorum! Üstelik bu hiç de mühim değil!
iyi öyleyse, diyor bizimki ve yığılı duran imtihan kağıtlarının bir kısmını kaldırıyor ve araya kendi kağıdını koyup kağıtları tekrar düzeltiyor. Sonra da:
-iyi günler hocam, deyip profesörün şaşkın bakışları arasında gidiyor."
2- 4 ev arkadaşı aynı bölümde okumaktadırlar. sabah 8'de olan final sınavı için hep birlikte 6'ya kadar uyumadan çalışırlar. 6'da saatleri, alarmleri kurup vurup kafayı yatarlar. içlerinden birisi 9'da gözlerini açar ve sınava geç kaldıklarını görür. diğerlerini uyandırır ve koşarak bölüme giderler. yolda da "hocaya ne desek de bizi sınav yapsa?" sorusuna cevap ararlar. profesörün karşısında dikilip bindikleri belediye otobüsünün tekerinin patladığını söylerler. profesör durumu kabul eder, sizi sınav yapıcam der ve 800 kişilik anfinin 4 bir ucuna öğrencileri yerleştirerek 2 gözetmen ile birlikte sınav yapar. sınav kağıdında 100 puanlık tek soru vardır "otobüsün hangi tekeri patladı?".
3-olay odtü 3lü fizik amfisi en büyük amfide geçmektedir.amfi o kadar büyüktür ki 4 ayrı çıkışı vardır.sabah derslerinden birinde ön sıralarda uyumakta olan öğrenci hoca tarafından kaldırılır.ve prof:
oğlum kalk git yan sınıftan tebeşir iste.
çocuk kalkar yerinden ve amfinin bir kapısından çıkar.aynı amfinin diğer 3 kapısından birini çalar ve sorar:
ö:hocam tebeşir var mıydı??
p:ben de çocuğu yan amfiye yolladım şimdi.
çocuk teşekkür eder ve çıkar.kalan 2 kapıdan diğerini çalar ve aynı replik tekrarlanır:
ö: hocam fazla tebeşir var mıydı??
p:yahu evladım ben de çocuğu yolladım ama hiç biyerde yok sanki.
ve de mutlu son.
çocuk çıktığı kapıdan içeri girer ve:
ö: hocam yan sınıflarda da yokmuş.
p: biliyorum evladım oralardan da bize sormaya geldiler.
4-aslinda bu, gercek olmamasiyla degıl gercekliginin komik olmasiyla efsane olmus bir olay..
KTU iktisat bolumu hocalarindan haydar akyazi'nin, bolum ilan panosuna astigi biz yazi.. * aynen soyledir;
Benden ders alan ogrenciler, surekli, "hocam sorulari siz mi soracaksiniz?" diye sormaktadir. Bu ogrencilerimin merakini gidermek icin, sorulari kimin hazirladigini aciklama geregi hissettim, acikliyorum!! , benim derslerimin sorularini bolumumuz caycisi ismail baysal hazirlayacak.
Alıntıdır...